Gazi Selçuk ÇELİK ile Söyleşi

Gazi Selçuk ÇELİK ve TSKMEV Bursa Temsilcimiz E.Alb. Ahmet Naci BAKIRCI

Selçuk ÇELİK, Yüksekova/Hakkâri Jandarma Asayiş Komutanlığında askerlik görevini yaparken, Irak’ın kuzeyinde düzenlenen “Bahar” operasyonuna katıldıktan sonra emniyeti sağlamak amacıyla gittikleri Yüksekova Tokağaç köyü bölgesinde teröristlerce yerleştirilen mayının infilak etmesi sonucu Gazi oldu. “İnandığım değerler uğruna, vatanımızın bölünmez bütünlüğü için bir bedel ödemiştim. Bu duygularla daha sıkı sarılacaktım hayata, bunların bilinciyle hep pozitif olmayı, gülmeyi, azimli olmayı, çalışmayı kendime ilke edindim.” diyen Gazi Selçuk ÇELİK ile Bursa Temsilcimiz E.Alb. Ahmet Naci BAKIRCI, minnet duyguları ile okuyacağınızı düşündüğümüz bir söyleşi gerçekleştirdi.

Selçuk Bey, Okuyucularımız için kendinizden bahseder misiniz?

Ben güneydoğu Gazisi Selçuk ÇELİK;  9 Şubat 1977 tarihinde Bursa’da doğdum. Halen güzel Bursa’mızın gülümseyen Nilüfer ilçesinde ikamet etmekteyim, ortaokul mezunuyum, evliyim. Vatani görevini yapmakta olan 22 yaşında bir oğlum, üniversiteye hazırlanan 19 yaşında bir kızım var. 

Askere gitmeden önce baba mesleği olan oto makasçısı ve kaynakçı olarak hayatımı devam ettiriyordum. Askerlik zamanı gelince, her Türk evladı gibi ben de çok sevdiğim vatani görevimi yapmak için, kutsal kabul ettiğim askeri üniformalarımın içinde İzmir, Yeni Foça Jandarma Eğitim Alay Komutanlığı, 3’üncü Tabur 9’uncu Bölük Komutanlığında, Jandarma Komando Er olarak askerlik eğitimlerine başladım. Üç ay süren acemi birliği eğitimlerinden sonra, usta birliğim olan Hakkâri Yüksekova Jandarma Asayiş Komutanlığına dağıtım oldum. 

Askerlik görevine devam ettiğim usta birliğinde, birliğin sorumluluk sahası içerisinde emniyet ve asayişin tesisi için gerekli olan faaliyetlerde, operasyonlarda, köy ve birliğin emniyeti için gereken nöbet hizmetlerinde görev aldım.

Askerlik hizmetim devam ederken, bölgede yaşayan vatandaşlarımızın güvenliği ve emniyeti için, Irak Kuzeyi’nde düzenlenen “BAHAR“ operasyonunda görev alarak, bölücü terör örgütleriyle mücadelede bulundum. Yirmi altı gün süreyle devam eden operasyon sonrası, Aktütün karakoluna doğru dönüş için intikale başladık. Operasyona katılan Tugay Komutanlığımızın öncü kuvvet olarak görev yapan birliği, benim de içinde bulunduğum birlikti. Böyle bir şerefe nail olduğum bu kutsal görevde, vukuatsız olarak karakola, oradan da araçlarla birliğimize döndük. Burada dört beş gün kadar dinlendik. Müteakiben Irak Kuzeyi’nde bizimle birlikte operasyonlara katılan Bolu Komando Tugay Komutanlığı’na bağlı başka bir taburumuzun üs bölgesine emniyetli bir şekilde dönüşünü sağlamak maksadıyla, Yüksekova Tokağaç köyü bölgesine, gerekli emniyet tedbirlerini almak için yola çıktık.  
Emniyet tedbirlerini alacağımız bölgeye vardığımızda, daha önceden yapılmış mevziler olduğunu gördük ve bunlara girilmesinin tehlikeli olacağını bildiğimizden yeni ve güvenilir mevziler hazırlamaya başladık.  Tam bu esnada bölücü terör örgütünün, bölgede önceden tuzaklamış olduğu mayın, üzerine basmamla birlikte infilak etti. Olay sonrası her iki ayağımı da kaybettim. Olay sonrası ilk müdahale üs bölgesinde yapıldıktan sonra helikopterle Hakkâri Askeri Hastanesi’ne götürüldüm. Burada ilk ameliyatım gerçekleşti. İki gün sonra Van Askeri Hastanesi’ne, müteakiben altı günlük bir tedavi sonrasında da Ankara Gülhane Askeri Tıp Akademisi’ne (GATA) sevk edildim.

GATA’da yapılan son ameliyatın ardından, sağ diz altı ile sol diz üstü ampütasyon tedavisine başlandı. Üç aylık bir hava değişimi sonrası tekrar GATA’ya geldim. Burada protezlerim takıldı ve hayata ikinci adımlarımı protezlerimle atmaya başladım. 

Gazilik sonrası hayatınızdaki değişimlerin yaşantınıza etkileri neler oldu?

Tedavi gördüğüm süreçte ve sonrasında, başta eşim, annem, rahmetle andığım babam, amcalarım ve sevenlerim, beni hiç yalnız bırakmayarak, desteklerini hiçbir zaman eksik etmediler. Onlara buradan, bu vesile ile bir kez daha şükranlarımı sunuyorum, hepsinden Allah razı olsun, iyi ki varlar. 

İki ayağımı kaybetmiştim, tabii ki bu sebeple yaşantımda bir takım sorunlarla karşılaşıyordum, bazen düşüyordum, bazen tökezliyordum, bu durum beni ve yaşantımı etkiliyordu ama hayat devam ediyordu, bu sebepten hayata pozitif bakarak en kısa sürede ayağa kalkmayı bilmem ve çalışmam gerekiyordu. Ne olursa olsun, sorumluluklarının bilincinde bir insan, bir eş, bir evlat ve elbette bir baba olarak, isyan etme, hayata küsme zamanı değildi. Sonuçta beni seven, bana inanan ve bakmam gereken bir ailem vardı. İnandığım değerler uğruna, vatanımızın bölünmez bütünlüğü için bir bedel ödemiştim. Bu duygularla daha sıkı sarılacaktım hayata, bunların bilinciyle hep pozitif olmayı, gülmeyi, azimli olmayı, çalışmayı kendime ilke edindim. 

Bu arada ailem genişliyordu. Önce oğlum Ahmet, sonra kızım Nilay dünyaya geldi. Devletimizin bize sunmuş olduğu iş imkânından faydalanarak, 2004 yılında, Bursa Karayolları 14’üncü Bölge Müdürlüğünde işe başladım ve halen bu kurumda çalışıyorum. Çalıştığım kurumda, müdürlerimiz, şeflerimiz ve mesai arkadaşlarımız her zaman bizlere saygılarını, sevgilerini ve gereken ilgiyi göstermişlerdir. Bu sebepten kendilerine müteşekkirim. 

Mehmetçik Vakfı ile tanışma öykünüzü ve Vakıf hakkındaki düşüncelerinizi bizimle paylaşır mısınız?

Mehmetçik Vakfı ile Ankara Gülhane Askeri Tıp Akademisi’nde tedavi gördüğüm süreçte, beni yalnız bırakmayarak ve haklarım ile ilgili beni bilgilendirmeye gelen değerli yönetici ve temsilci büyüklerimizin ziyaretleri sonucunda tanıştım. Gaziler günümüzde, bayramlarda, özel günlerimizde, işyerimizi ziyarete gelerek, “Nasılsın, bir sıkıntın bir isteğin var mı?” diye telefonla arayan değerli komutanlarıma Mehmetçik Vakfı çalışanlarına teşekkür ediyorum. Mehmetçik Vakfı ile gurur duyuyorum. Ayrıca, Mehmetçik Vakfı’na yapılan yardımların hiçbir zaman boşa gitmediğini, biz Gazilere ve Şehit ailelerine gereken yardım ve desteğin en iyi şekilde sağlandığını ifade etmek isterim. Her yıl önemli günlerde okutulan mevlitlerin, kesilen kurbanların ve yapılan diğer faaliyetlerinin usulüne uygun bir şekilde icra edildiği konusunda inancım her daim tamdır. Bu konuda çevremde bulunan eşim, dostum ve arkadaşlarıma Mehmetçik Vakfı’na yapacakları bağışların, gereken yerlere ulaştığı konusunda güven duymaları gerektiğini rahatlıkla söylüyor ve Mehmetçik Vakfı’mızın desteklenmesini ve yapılan yardımların sürmesini canı gönülden diliyorum.

Bir Gazi olarak, toplumun gaziye olan yaklaşımını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bu konuda kendi yaşadığım çevreyi örnek göstererek hissettiklerimi söyleyecek olursam; çevremde birlikte yaşadığım insanların, Gazilerimize olan sevgileri, saygıları davranışları, sahiplenmeleri gerçekten gurur verici ve beni şu ana kadar hep mutlu etmiştir.    Bizler onurlu ve gururlu bireyleriz. Bazen maalesef ki, bizlere yardım etme bahanesiyle, yüce gönüllü milletimizin duygularını sömürerek, asıl amaçları dolandırmak olan ve bu amaçla dergi, gazete, broşür basıp para karşılığı dağıtan veya telefon ve mesaj ile gelir elde etmek isteyen kişiler oluyor, toplumumuz kesinlikle bu insanları muhatap almasın. Bizi seven ve destek olmak isteyen vatandaşlarımıza bu önemli hususu buradan belirtmek isterim. 

Son olarak okuyucularımıza ne söylemek istersiniz? 

Vatanımızın bölünmez bütünlüğü için, inandığımız değerler uğruna, bazılarımız en büyük mertebe olan Şehitlik mertebesine ulaşmış, bazılarımız ise;  gözlerini, ellerini, kollarını, ayaklarını, çeşitli uzuvlarını kaybederek Gazilik şerefine nail olmuştur. Hayatına devam eden yüzlerce Gazi’den biri olarak, saygıdeğer vatandaşlarımızdan isteğim; Şehit yakınlarımıza ve onların emanetleri olan evlatları ile Gazilerimize ve ailelerine bu manada gereken saygıyı ve sevgiyi göstermeleridir. 

Bizlere destek olmak isteyen vatandaşlarımız, TSK Mehmetçik Vakfı’na bağış yapmak suretiyle bu desteği sağlayabilirler. TSK Mehmetçik Vakfı’mız bizlere gereken ilgiyi ve yardımı en iyi şekilde sağlamaktadır.

Bu sebeplerle, içimden geçenleri anlatmama vesile olan kıymetli Mehmetçik Vakfı yöneticilerimize teşekkürlerimi sunuyorum. Biz birlikte “Çok büyük ve güçlü bir aileyiz, iyi ki varsın Mehmetçik Vakfı…”

Önceki Sonraki