Betül KANGA
24 yaşında. Babası vefat. Dokuz Eylül Üniversitesi, Okul Öncesi Öğretmenliği Bölümü, 3’ünci sınıf öğrencisi. Aynı zamanda Anadolu Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölümü 3’üncü sınıfta da eğitimine devam ediyor.
Değerli ailem Mehmetçik Vakfı,
Ailem diyerek söze başlamak istiyorum. Aile, kesinlikle bu Vakıf için altı boş bir kelime değil. Gerçek, kocaman, sevgi dolu bir aile… Mehmetçik çocuklarından tırnağına zarar gelenler olsa oturup hüngür hüngür ağlayacak, bizim için var olan değerli Vakıf çalışanlarımızın olduğu kocaman bir aile.
2001 yılında babam askerlik görevini yaparken vefat etmiş. Bir yanım yarım kaldıktan sonra yanımda olduğunu hissettiren bir Vakıfla tanıştım. Mehmetçik Vakfı...
Vakıf, hem maddi, hem manevi desteğini her açıdan hissetmemizi sağlıyor. Aldığımız öğrenim yardımları, pandemi dönemi nedeniyle bu sene gerçekleştirilemeyen ama bundan önce her sene gerçekleştirilen Kültür Gezileri ve kendimizi kocaman bir ailenin parçası hissettiren derin ilgi ve sevgileri ile her daim yanımızdalar.
Öğrenim hayatım boyunca sadece burs aldığım bir kurum olarak uzaktan tanıdığım Mehmetçik Vakfını, gerçek anlamda 2017 yılında tanıdım. Yaptığı ulvi görevlerin yanı sıra, Şehit olan veya askerlik görevi esnasında hayatını kaybeden erlerin, Gazilerin çocuklarını bir araya toplama, kaynaştırma amacı da güdüyor Vakıf. Bu amaçla da Kültür Gezileri düzenleniyor. 12-14 gün süren bu geziler, kesinlikle sıradan geziler gibi olmuyor. Öncelikle geziye katılan herkes aynı yerden yara almış, büyüme ve yaşama tarzları bile aşağı yukarı aynı olan öğrencilerle dolu oluyor. Gezide hem birbirimizle kaynaşmamız, hem Vakfı yapılan toplantılarla daha iyi tanımamız, hem ülkemizin tarihi ve kültürel değerlerini daha yakından görmemiz, öğrenmemiz sağlanıyor. Her geziye gözlerimizin içi gülerek gelip gezi sonunda bu güzel ortamdan ayrılacağımız için hüzün içinde dönüyoruz evlerimize.
Kültür gezilerinin dışında, Eylül ayında değerli bağışçımız Zeki MÜREN’in ölüm yıldönümü kapsamında Bodrum’da düzenlenen Zeki MÜREN Anma konserlerinde de bulundum. Bodrum’da Kültür gezilerinden ziyade daha küçük bir grup oluyoruz, daha kısa sürüyor ama o ortamda da Vakıf çalışanlarımızla daha yakın olma şansı yakalıyoruz. Vakıf çalışanlarımızla olduğum her yerde mutlu ve güven içinde oldum. Bizi, bizden daha çok düşünen birilerinin var olduğunu öğrenmek insana mutluluk, güven veriyor.
Öğrenim hayatıma başladığım günden beri her daim yanımda olduğunu bildiğim Mehmetçik Vakfı ile bağımızın koparılmaz bir bağ olduğu garantisini verebilirim. Aile olmak da bu bağın ömür boyu sürmesi değil midir zaten? Hayatıma ömür boyu unutamayacağım çok güzel dokunuşlar, katkılar yaptı Mehmetçik Vakfı. Mesela, öğrenim yardımlarım ile kimseye muhtaç olmadan güzel bir şekilde, iyi bir üniversitede, iyi bir bölümde öğrenimimi devam ettiriyorum. Bir başka örnek de Kültür Gezileri ile kazandığım dostluklar. Bu gezilere katılan herkesin kafasında şu cümle vardır; “Ülkemizin her yerinde bir kapım var.” Evet, bizim ülkenin her yerinde, her sorunumuza koşabilecek arkadaşlarımız var.
Ayrıca, bizim için çoğu zaman gecesine gündüzüne katarak çalışan, gönüllerinden sevgilerinin hiç eksilmediği, kocaman yürekli tüm Vakıf çalışanlarına, yüreklerimize de sevgilerini ilmek ilmek işleyen, gönül köprüsü kurarak kocaman bir aile olduğumuzu hissettiren bir Vakıf olduğu için Vakfımıza ve tüm değerli bağışçılarımıza sonsuz teşekkür ediyorum.
Hep var olun!
Önceki Sonraki