Sümeyra YAŞAR
28 Yaşında. Babası Şehit. Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Rehberlik Ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü Yüksek Lisans mezunu. İstanbul’da, Milli Eğitim Bakanlığında Uzman Psikolog Danışman ve Rehber Öğretmen olarak görev yapmaktadır.
Ailem Mehmetçik Vakfı;
Ben Şehit Mehmetçik kızı Sümeyra YAŞAR. İstanbul’da Milli Eğitim Bakanlığında Uzman Psikolojik Danışman ve Rehber Öğretmen olarak görev yapıyorum. Aynı zamanda Yıldız Teknik Üniversitesi, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık bölümünde doktora eğitimime de devam ediyor, hayalim olan başarılı bir akademisyen olabilme yolunda çaba gösteriyorum. Bu zamana kadar sürdürdüğüm eğitim hayatım başta olmak üzere, Mehmetçik Vakfının hayatımdaki unutulmaz dokunuşlarına geçmeden önce dualarımda yaşattığım ve kızı olmaktan her zaman gurur duyduğum babam Şehit Ali Zeki YAŞAR’dan bahsetmek isterim.
Babam Şehit olduğunda henüz iki yaşındaymışım. Terörün yüksek ivme kazandığı 1995 yılında şehadet etmiş bu vatan için. Kendisini görebilme, güzel hatıralar biriktirebilme, geçmişte hatırlayabileceğim bir anıya sahip olma şansım ne yazık ki hiç olmadı. Hayata 1-0 geride başlamak demek bu olsa gerek, hele ki bir kız çocuğu için. Benden bir buçuk yaş büyük olan ablam ve hayatını bize adamış olan canım annem sahip olduğum en büyük servetimdi artık. En zor geçen zamanlar ilkokul ve ortaokul yıllarımdı, babama en çok ihtiyaç duyduğum yıllardı. Çünkü farkındalığım günden güne artıyor, ‘’babanın’’ aslında bir çocuğun hayatında ne kadar büyük ve güçlü bir figür olduğunu daha iyi anlamaya başlıyordum. Özellikle ilkokulda sene başlarında o zamanların bir geleneği olan, sırayla kendini tanıtırken ‘’Babanız ne iş yapıyor?’’ sorusu benim en zor sorumdu. Eğer bu yazıyı okuyan kıymetli öğretmenlerimiz varsa, lütfen bu soruyu sınıfta sormayınız. O zamanlar hissettiğim duyguyu şu an hala hatırlıyorum. Zaman zaman çok öfkelenirdim, neden benim babamdı? ‘’Bu ülkenin bana bir borcu var ve ne yaparsa yapsın, bana ne verirse versin bu borcu ödeyemez, geri getiremez.’’ düşüncesi içinde bulurdum kendimi sıklıkla. Bazen de aslında hiç tatmadığım bir duygunun yokluğunun da acı vermediğini zannederdim. İşte o hiç tadamadığım duyguları, benimle birlikte içimde büyüyen eksikliğimin en büyük karşılığını çok kıymetli Mehmetçik Vakfı ailesinde buldum. Her yıl Türkiye’nin pek çok yerine düzenlenen ve birbirini hiç tanımayan ama aynı duyguları taşıyan yüzlerce Şehit çocuğunu buluşturan kültür gezilerini iple çeker olmuştum. Her zaman olmakla birlikte, özellikle bu gezilerde her birimize tek tek ve aynı titizlikle gösterdikleri ilgi, değer ve saygıya hep hayran kaldım. Bu gezilerde kurulan ve sonrasında gittikçe güçlenerek büyüyen kardeşlik bağlarımın yerini hala başka bir şey alamıyor. İlkokuldan itibaren eğitim hayatım boyunca bir gün bile geciktirilmeden aldığım burs sayesinde yapabildiğim pek çok şeyi, o konforu hala unutamıyorum ve asla unutamam. Benim gibi binlerce Şehit çocuğunun ikinci ailesi oldukları, maddi manevi sonsuz destekleri, eğitime verdikleri değer için ve en başta bu vatanın emanetlerine yürekten sahip çıktıkları için Türk Silahlı Kuvvetleri Mehmetçik Vakfına ve bu Vakfı yaşatan yüreği güzel bağışçılara teşekkürü borç bilirim. Siz hep var olun…
Önceki Sonraki